Uzun Bir yolculuk için hazırdım
Yanıma aldığım birkaç küçük kağıt parçası bir elma ve senin
resmin..
Arkamda bırakırken her şeyi, tanıdıklar deli diye
söyleniyordu, farkındaydım.
Ama, çıkılan her yolun başında yaşanması artık gelenek haline
gelmiş vedalaşmalar yoktu bu ayrılışta!
Sessizdi İstanbul, sanki gökyüzünde bir yıldız takip
ediyordu beni, gideceğin yere kadar bırakayım der gibi.
Tren hareket etti, kara duman sardı dört bir yanı..
Sevgililer üzülmesin diye çekilmiş bir perdeydi bu.
Giden kalanı görmedi, kalan gideni.
Son anı için hatıralar
yeterdi.
Kabinde yalnız olmanın verdiği güven ve huzur ile elmamı
masaya koydum ve kâğıtları karalamaya devam ettim.
Seni seviyorum seni seviyorum seni seviyorum....
Tek yazabildiğim, tek yazmayı sevdiğim kelime buydu.
Satırlar
doldu bu iki kelimeyle ama bu uzun yolculuk da yanıma aldığım hatıraların la sana bırakabileceğim en büyük hatıra aşkımı anlatabileceğim bu iki kelimeydi;
SENİ SEVİYORUM......
Murat Dirildi :)